çok ciddi işlere adım atıyorum. adımlarım hep hazır aslında da arada ayağım takılıyor bi de düztabanım ya yürümeyi sevmiyorum, yoruluyorum.
reklamcılığa yönlendiriliyorum. çevre baskısı çok yoğun. çok erken. dimi?
bakalım iş hayatı gerçekten de nasıl bir şeymiş, bakalım bakalım.
karşılıklı konuşsak birbirimizi kendi içimizde çözücekmişiz gibi. yutkunmaktan konuşamamak da var. kendimle olan dertlerim için kendime ihtiyacım var. kendimi görebilmek için de aynaya. aynam kırık.
3 yorum:
dün az tanıştığım biliştiğim birisi bana neden sen reklamcı olmuyorsun dedi. o sen miydin?
değildim ama ilerki zamanlarda olabilirim.
İş hayatı için söylenebilecek o kadar çok şey var ki.... Ancak ben üniversite yıllarında çalışırken sosyal yaşamım ile işim arasında denge kuramıyordum ;) Sanırım en önemli husus bu.
Yorum Gönder